- kefalet
- derhûde
Türk-Kürt Sözlük. 2013.
Türk-Kürt Sözlük. 2013.
kefalet — is., huk., Ar. kefālet Birinin borcunu ödememesi veya verdiği sözü yerine getirmemesi durumunda bütün sorumluluğu üzerine alma durumu, kefillik O zamanlarda her sene kefaletleri yüzünden bin lira, iki bin lira ödemek mecburiyetinde kalınmış. A. Ş … Çağatay Osmanlı Sözlük
KEFALET-İ MUTLAKA — Huk: Bir kayıt ile bağlı olmıyan kefalet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kefâlet — (A.) [ ﺖﻝﺎﻔﮐ ] kefillik … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
kefalet — kefil olma; kefillik, bir kimsenin alacaklısına karşı, o kimsenin borcunun yerine getirilmesini sağlamak yükümlülüğü altına girmek … Hukuk Sözlüğü
kefalet mektubu — is., tic. Bir işin yapılması için birisinin kefil olduğunu, güvence verdiğini belirten belge … Çağatay Osmanlı Sözlük
kefalet senedi — is., tic. Gemi veya malın salıverilmesi ve serbest bırakılması için verilen belge … Çağatay Osmanlı Sözlük
KEFALET-BİT-TESLİM — Bir malın teslimine kefil olma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KEFALET-İ BİL-MAL — Fık: Bir mal için kefil olma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KEFALET-İ BİNNEFS — Birinin şahsına kefil olma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KEFALET-İ MUVAKKATA — Geçici bir zaman için kefil olma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KEFALET-İ NAKDİYE — Bir hususu te min için depozite yatırmak suretiyle kefil olma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük